https://anlatilaninotesi.com.tr/20250430/1095817994.html
‘Hindistan’ın söylemleri ve eylemleri, İsrail ile paralellik gösteriyor’
‘Hindistan’ın söylemleri ve eylemleri, İsrail ile paralellik gösteriyor’
Sputnik Türkiye
Dr. Barış Adıbelli'ye göre Hindistan'ın tutumu, İsrail'in 7 Ekim sonrası yaptıklarıyla paralellik gösteriyor. Bölgedeki İngiliz etkisine de dikkat çeken... 30.04.2025, Sputnik Türkiye
2025-04-30T16:05+0300
2025-04-30T16:05+0300
2025-05-02T11:39+0300
eksen
radyo sputnik
radyo
radyo
barış adıbelli
şahbaz şerif
fatin rüştü zorlu
pakistan
amerika
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/07e9/04/1e/1095818116_0:0:3640:2048_1920x0_80_0_0_8b986d4ce103aa3a5ca91ae1b2adf121.jpg
Ceyda Karan'la Eksen
Sputnik Türkiye
Ceyda Karan'la Eksen
Pakistan istihbaratı, Hindistan'ın "her an saldırabileceğini" iddia etti.22 Nisan'da ihtilaflı Keşmir bölgesinin Hindistan kontrolündeki bölgesinde bombalı saldırı sonucunda 26 kişi hayatını kaybetmişti. Hindistan hükümeti, saldırı sebebiyle Pakistan'ı "teröre destek vermekle" suçladı ve "her türlü adımın atılacağını" kaydetti.Hindistan, terör saldırısının sorumlularından iki kişinin Pakistan uyruklu olduğunu belirtti. Daha sonra Hindistan, Indus Vadisi Anlaşması'nı askıya aldığını duyurdu. Anlaşmaya göre Hindistan, Pakistan'a su akışını kesmeyecekti. Uzmanlar, bu hamlenin Pakistan'ın suya erişimini yüzde 70'e kadar azaltabileceğini ve ciddi bir sorun yaratabileceğini belirtti.Pakistan ise suyun tamamen kesilmesinin savaş sebebi sayılacağını duyurdu ve sınır anlaşmasının artık geçerli sayılmayabileceğini ifade etti. Taraflar karşılıklı olarak hava sahalarını kapattı ve Hindistan-Pakistan sınırının tamamına; yani ihtilaflı Keşmir bölgesi ve diğer tüm sınır noktalarına doğru askeri yığınak başladı. Sosyal medyada, Pakistan ve Hindistan ordusunun topçu sistemlerini, savaş uçaklarını, helikopterlerini, tanklarını ve zırhlı araçlarını sınır bölgesine taşıdığına dair videolar paylaşıldı.25 Nisan’dan itibaren ise her gece Pakistan ve Hindistan orduları, sınır hattı boyunca çatışmaya girdi. Çatışmalarda makineli tüfek, güdümlü tanksavar füzeleri ve topçu sistemlerinin kullanıldığı bölge kaynakları tarafından aktarıldı. Diğer yandan Pakistan ordusu, 29 Nisan’da Hindistan’a ait iki adet küçük gözlem İHA’sı düşürdüğünü duyurdu.Bölgede tansiyen yükselirken, Hindistan medyası, Başbakan Nerandra Modi'nin, Hint Silahlı Kuvvetleri'ne "Tam yetki" verdiğini bildirdi. Habere göre Hindistan Başbakanı Modi, Hindistan ordusuna “Gerekli yanıtı vermek için emir beklemeksizin harekete geçmesi” konusunda tam yetki verdi.Son olarak Pakistan Enformasyon Bakanı Ataullah Tarar, Hindistan’ın “Her an saldırabileceğini” belirtti ve şunları kaydetti:Pakistan ve Hindistan, 1947, 1965, 1971 ve 1999 yıllarında savaşmış ancak Keşmir bölgesi ile ilgili iki taraf da net bir sonuç elde edememişti. Ayrıca iki ülke de nükleer silah sahibi devletler arasında yer alıyor.Pakistan-Hindistan gerilimini, Keşmir’deki terör saldırısını, iki ülkenin açıklamalarını, Asya jeopolitiğini ve gerilimin arka planını, Kütahya Dumlupınar Üniversitesi’nden Dr. Barış Adıbelli ile konuştuk.‘Hindistan, Türk-Pakistan ilişkilerinden ve dostluğundan rahatsız’Türkiye-Pakistan ilişkilerinin 1954’ten beri üst seviyede devam ettiğini anımsatan Dr. Barış Adıbelli, Hindistan’ın bu ilişkiden rahatsız olduğunu söyledi:‘Modi’nin bir Hindu sapkınlığı var. Aşırı sağ sadece Avrupa’da yükselmedi, Hindistan’da da yüskeldi’Dr. Barış Adıbelli’ye göre Pakistan ve Hindistan’ın nükleer güç olması aynı zamanda nükleer çatışma riskini düşürüyor. Belucistan’daki terör eylemlerine de dikkat çeken Adıbelli, Pakistan Başbakanı’nın Ankara ziyareti sırasında Keşmir’de terör saldırısı gerçekleşmesinin dikkat çekici olduğunu belirtti:‘Taliban’ın Hindistan ve çevresindeki medreselerde yetişen ekolden olduğunu biliyoruz’ABD’nin Hindistan ile örtülü şekilde sürtüştüğünü vurgulayan Dr. Adıbeli’ye göre Çin ve Rusya’nın bölgedeki ortaklıkları da önemli bir faktör. Hindistan’ın iç meselelerinin tehlikeli bir noktaya doğru evrildiğini ifade eden Adıbelli, özellikle din temelli nefretin Hindistan’da ciddi sorunlara yol açabileceğini söyledi:‘Asya’da ülkeler sömürgecilikten kurtuldu ama zihinler hala sömürge altında’Dr. Barış Adıbelli’ye göre Hindistan’ın aşırı sağ çıkışlaır, Şanghay İşbirliği Örgütü’nün bütünlüğünü de sarsıyor. İngiltere’nin bölgedeki etkinliğine dikkat çekne Adıbelli öte yandan karmaşık denklemde Şeyh Hasina ve Bangladeş meselesinin de etkili olduğunu vurguladı:‘Hindistan’ın söylemleri ve eylemleri, İsrail ile paralellik gösteriyor’Hindistan’ın Keşmir saldırısı sonrası yaptığı açıklamaların, İsrail’in 7 Ekim 2023 sonrası yaptığı açıklamalarla paralellik gösterdiğine dikkat çeken Dr. Adıbelli, bölgede yaşanabilecek bir çatışmanın durdurulamayacağı uyarısında bulundu:
pakistan
amerika
keşmir
Sputnik Türkiye
+74956456601
MIA „Rossiya Segodnya“
2025
Ceyda Karan
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/102181/41/1021814147_0:0:1000:1000_100x100_80_0_0_0126853c15209d716a780aa1a8a8fc94.jpg
Ceyda Karan
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/102181/41/1021814147_0:0:1000:1000_100x100_80_0_0_0126853c15209d716a780aa1a8a8fc94.jpg
SON HABERLER
tr_TR
Sputnik Türkiye
+74956456601
MIA „Rossiya Segodnya“
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/07e9/04/1e/1095818116_909:0:3640:2048_1920x0_80_0_0_7081a985681b7f87737f64b4202b4b1b.jpgSputnik Türkiye
+74956456601
MIA „Rossiya Segodnya“
Ceyda Karan
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/102181/41/1021814147_0:0:1000:1000_100x100_80_0_0_0126853c15209d716a780aa1a8a8fc94.jpg
аудио, radyo sputnik, radyo, radyo, barış adıbelli, şahbaz şerif, fatin rüştü zorlu, pakistan, amerika, keşmir, şanghay i̇şbirliği örgütü (şi̇ö), pakistan talibanı
аудио, radyo sputnik, radyo, radyo, barış adıbelli, şahbaz şerif, fatin rüştü zorlu, pakistan, amerika, keşmir, şanghay i̇şbirliği örgütü (şi̇ö), pakistan talibanı
‘Hindistan’ın söylemleri ve eylemleri, İsrail ile paralellik gösteriyor’
16:05 30.04.2025 (güncellendi: 11:39 02.05.2025) Dr. Barış Adıbelli'ye göre Hindistan'ın tutumu, İsrail'in 7 Ekim sonrası yaptıklarıyla paralellik gösteriyor. Bölgedeki İngiliz etkisine de dikkat çeken Adıbelli, Pakistan ve Hindistan arasında yaşanabilecek bir çatışmanın önünün alınamayacağı uyarısında bulundu.
Pakistan istihbaratı, Hindistan'ın "her an saldırabileceğini" iddia etti.
22 Nisan'da ihtilaflı Keşmir bölgesinin Hindistan kontrolündeki bölgesinde bombalı saldırı sonucunda 26 kişi hayatını kaybetmişti. Hindistan hükümeti, saldırı sebebiyle Pakistan'ı "teröre destek vermekle" suçladı ve "her türlü adımın atılacağını" kaydetti.
Hindistan, terör saldırısının sorumlularından iki kişinin Pakistan uyruklu olduğunu belirtti. Daha sonra Hindistan, Indus Vadisi Anlaşması'nı askıya aldığını duyurdu. Anlaşmaya göre Hindistan, Pakistan'a su akışını kesmeyecekti. Uzmanlar, bu hamlenin Pakistan'ın suya erişimini yüzde 70'e kadar azaltabileceğini ve ciddi bir sorun yaratabileceğini belirtti.
Pakistan ise suyun tamamen kesilmesinin savaş sebebi sayılacağını duyurdu ve sınır anlaşmasının artık geçerli sayılmayabileceğini ifade etti. Taraflar karşılıklı olarak hava sahalarını kapattı ve Hindistan-Pakistan sınırının tamamına; yani ihtilaflı Keşmir bölgesi ve diğer tüm sınır noktalarına doğru askeri yığınak başladı. Sosyal medyada, Pakistan ve Hindistan ordusunun topçu sistemlerini, savaş uçaklarını, helikopterlerini, tanklarını ve zırhlı araçlarını sınır bölgesine taşıdığına dair videolar paylaşıldı.
25 Nisan’dan itibaren ise her gece Pakistan ve Hindistan orduları, sınır hattı boyunca çatışmaya girdi. Çatışmalarda makineli tüfek, güdümlü tanksavar füzeleri ve topçu sistemlerinin kullanıldığı bölge kaynakları tarafından aktarıldı. Diğer yandan Pakistan ordusu, 29 Nisan’da Hindistan’a ait iki adet küçük gözlem İHA’sı düşürdüğünü duyurdu.
Bölgede tansiyen yükselirken, Hindistan medyası, Başbakan Nerandra Modi'nin, Hint Silahlı Kuvvetleri'ne "Tam yetki" verdiğini bildirdi. Habere göre Hindistan Başbakanı Modi, Hindistan ordusuna “Gerekli yanıtı vermek için emir beklemeksizin harekete geçmesi” konusunda tam yetki verdi.
Son olarak Pakistan Enformasyon Bakanı Ataullah Tarar, Hindistan’ın “Her an saldırabileceğini” belirtti ve şunları kaydetti:
“İstihbarat raporlarına göre Hindistan, birkaç gün içerisinde Pakistan’a saldırmayı planlıyor.”
Pakistan ve Hindistan, 1947, 1965, 1971 ve 1999 yıllarında savaşmış ancak Keşmir bölgesi ile ilgili iki taraf da net bir sonuç elde edememişti. Ayrıca iki ülke de nükleer silah sahibi devletler arasında yer alıyor.
Pakistan-Hindistan gerilimini, Keşmir’deki terör saldırısını, iki ülkenin açıklamalarını, Asya jeopolitiğini ve gerilimin arka planını, Kütahya Dumlupınar Üniversitesi’nden Dr. Barış Adıbelli ile konuştuk.
‘Hindistan, Türk-Pakistan ilişkilerinden ve dostluğundan rahatsız’
Türkiye-Pakistan ilişkilerinin 1954’ten beri üst seviyede devam ettiğini anımsatan Dr. Barış Adıbelli, Hindistan’ın bu ilişkiden rahatsız olduğunu söyledi:
“Tehlikeli bir bölgede miyiz? Aslında Büyük Britanya’nın veya İngiliz emperyalizminin dünyaya hediye ettiği meselelerden birisi Keşmir sorunu. Pakistan-Hindistan, Filistin, Kıbrıs vb. hepsi İngilizlerden kalma. İngilizler nereyi boşalttılarsa oraya istikrarsızlık ve savaş tohumlarını ekmişler ve bugün o mirası devraldık ve devam ettiriyoruz. Keşmir’de de İngiliz emperyalizminin meşhur oyununu görüyoruz. Bütün bunlar hep onların başının altından çıkıyor ve bu meseleler yüzünden elleri hep o bölgelerde. Gidin bakın, inanın bana hem Pakistan hem de Hindistan nezdinde İngiltere danışmanlarını ve temsilcilerini çoktan atamıştır. İki taraf da Londra’ya biraz bağımlı hala. Siyaseten oraya bakıyorlar. Biliyorsunuz ben, Keşmir meselesini en sık dile getirenlerin başında geliyorum. Hatta en son bu Şanghay İşbirliği Örgütü zirvesinde Türkiye’nin BRICS’e tam üyeliği meselesinde de Hindistan’ın kulislerde veto hakkını kullanacağını ve Türkiye’yi istemediğini söylemiştim. Geçen zirvelerde böyleydi. Bunun ana nedeni, Türkiye’nin Keşmir sorununda Pakistan’ın yanında durması. Türkiye meseleyi soğutmak için ‘İki ülkenin arasındaki meseleleri uluslararası hukuk çerçevesinde çözmek gerekir’ şeklinde Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan, BM’de bir demeç verdi. Ama Hindistan’ın Modi’si bambaşka bir adam. Neden Türkiye’ye değindik? Son günlerde sosyal medyada ısrarlı paylaşımlar var. Pakistan ile ilgisi olan siteler yapıyor bu paylaşımları. Troll değil, ciddi siteler. Israrla Türkiye’den askeri kargo uçaklarının gelip gittiğini söylüyorlar. Türkiye bunun üzerine ‘Hayır, böyle bir şey yok’ dedi. Sadece şunu söyleyeyim: 1954’te Pakistan ile bir güvenlik anlaşmamız var ve hala canlıdır. Bu kadarını söyleyelim. Türkiye-Pakistan ilişkileri askeri anlamda da her anlamda da 1954’ten bu tarafa sürekli iyidir. Birlikte birtakım faaliyetler, değişimler, eğitimler yapılıyor. 1954’te de Fatin Rüştü Zorlu ile Nehru ile karşı karşıya gelmişti Bandung Konferansı’nda. Nehru ağzına geleni söyledi Türk heyetine. Sebebi de 1954’te Türkiye ve Pakistan güvenlik anlaşmasıydı.”
‘Modi’nin bir Hindu sapkınlığı var. Aşırı sağ sadece Avrupa’da yükselmedi, Hindistan’da da yüskeldi’
Dr. Barış Adıbelli’ye göre Pakistan ve Hindistan’ın nükleer güç olması aynı zamanda nükleer çatışma riskini düşürüyor. Belucistan’daki terör eylemlerine de dikkat çeken Adıbelli, Pakistan Başbakanı’nın Ankara ziyareti sırasında Keşmir’de terör saldırısı gerçekleşmesinin dikkat çekici olduğunu belirtti:
“Günümüzde iki ülke de nükleer güç. Bu, tehlikeyi arz ettiği gibi aynı zamanda da barış güvencesi. Soğuk Savaş’ta bir ‘dehşet dengesi’nden bahsederdik. Sovyetler Birliği ile Amerika arasında, her ikisi de nükleer güç olduğu için bir dehşet dengesi vardı ve bu da iki tarafın birbirine saldırmasını engelliyordu. Çünkü karşılıklı yıkım dediğimiz bir olay var. İki taraf da birbirini yok edecek kapasiteye sahip. Ben dolayısıyla aynı tezin Pakistan ve Hindistan için de geçerli olduğunu düşünüyorum. İki ülkenin nükleer güç olması, sınırdaş olması ve karşılıklı yıkım sebebiyle Pakistan ve Hindistan için de bunun geçerli olduğunu düşünüyorum. Karşılıklı yıkım nedir? İki taraf birbirine nükleer silah atarsa ikisi de birbirini yıkıma uğratır. İki ülke de bunu düşünüyor. Ben nükleer güç kullanılacağını bu noktada düşünmüyorum. Zaten sınır çatışmaları var. Aslında bu Keşmir’deki Leşkeri Tayyibe, aslında Pakistan’ın da sıkıntı duyduğu ve başını ağrıtan örgütlerden birisi. Son zamanlarda başını ağrıtan bir de Pakistan Talibanı var. Bu iki örgüt, Pakistan’ın ekonomi koridorunda, Çinli mühendislere de saldırı düzenliyor. Sadece Hindistan hedef alınmıyor. Mart ayında, Belucistan’daki Kurtuluş Hareketi, Pakistan askerlerini taşıyan bir trene saldırıda bulundu. Orada askerleri önce rehin alıp sonra öldürdüler. Belucistan’daki örgütleri kimin desteklediğini tüm dünya biliyor. Pakistan’ın da başka ülkelerin de iddiaları var. Hindistan gizli servisinin, Belucistan’daki ayrılıkçı örgütleri desteklediğini biliyoruz. Çünkü orada Gvadar Limanı var. Pakistan-Çin ekonomik koridorunun bel kemiği bu liman. Hindistan, Keşmir’deki saldırıyı Pakistan istihbaratının desteklediğini söylüyor. Pakistan da Belucistan’daki saldırıları yapan örgütlere kimin destek verdiğini soruyor. Ellerinde veri var çünkü.
İran da çıkıp ‘arabuluculuk yapayım’ diyor. Çünkü İran da suçlu; Belucastan’daki örgütlerin arkasında İran da var. İran da arabuluculuk önerdi. İran da Hindistan ile birlikte suçlanan örgütlerin başında geliyor. Hatta aylar önce Belucistan meselesi üzerinden İran ve Pakistan neredeyse savaşın eşiğinden döndü. Buradaki mesele önemli. Eski Başbakan İmran Han, bunun bir sahte bayrak operasyonu olduğunu söylüyor. Pakistanlı yetkililer de ‘Bahane üretiliyor, Modi Pakistan’a saldıracak’ dedi. Modi de ‘Orduyu serbest bıraktım, doğrudan emre gerek yok’ meselesi de aslında Hindistan’ın Pakistan üzerinde baskı kurarak kendi içindeki Müslümanları hizaya çekme arayışı. Modi’nin bir Hindu sapkınlığı var. Aşırı sağ sadece Avrupa’da yükselmedi, Hindistan’da da yüskeldi. ‘2047’de güçlü bir Hindu devleti kuracağım’ diyor. 900 milyon Hindu var. Hindu milliyetçiliği gücünü Müslüman karşıtlığından alıyor. Yabancı düşmanlığı da değil. Doğruca Pakistan ve Müslüman düşmanlığı. Sonuç olarak mesele sadece 26 turistin ölmesi değil. Komplike bir senaryo hazırlanıyor. Şahbaz Şerif 22 Nisan salı günü Ankara’da. Belucistan olayını anlatıp terörü kınıyor, aynı anda Keşmir’in tatil bölgesinde 26 turiste yönelik saldırı yapılıyor ve bir şekilde bunu Pakistan’ın üstüne yıkıyorlar. Hindistan, Türk-Pakistan ilişkilerinden rahatsız koridor meselesi yüzünden.”
‘Taliban’ın Hindistan ve çevresindeki medreselerde yetişen ekolden olduğunu biliyoruz’
ABD’nin Hindistan ile örtülü şekilde sürtüştüğünü vurgulayan Dr. Adıbeli’ye göre Çin ve Rusya’nın bölgedeki ortaklıkları da önemli bir faktör. Hindistan’ın iç meselelerinin tehlikeli bir noktaya doğru evrildiğini ifade eden Adıbelli, özellikle din temelli nefretin Hindistan’da ciddi sorunlara yol açabileceğini söyledi:
“Çin-Pakistan ekonomik koridoruna değindim. Leşkeri Tayyibe ile Pakistan Talibanı çok fazla suç işledi geçmişte. 2008 Mumbai otel saldırısını hatırlayalım. Trump geldi, Kongre’de Pakistan üzerindeki ‘teröre destek veren ülke’ statüsünün kaldırılması ve ABD müttefiki yapılması çalışmaları var. Birileri, Pakistan’ı sistemin dışına itmek istiyor. Donald Trump, Afganistan’a geri dönebilmek istiyor. Belki de geri dönüp Pakistan ile ilişkileri başka bir boyuta taşıyacak. Biden döneminde Keşmir meselesinde, özerkliğin de kaldırılmasıyla, ABD ile Hindistan’ın arası biraz açıldı. Ondan dolayı biraz Pakistan’a yaklaştılar. Amerikan tarafı bu meselede çok az konuştu. Trump büyük bir açıklama yapmadı. Trump, Hindistan’ın kayıtsız şartsız Amerikan Çin politikasını desteklemesini istiyor. QUAD’ı canlandırmaya çalışırken amacı buydu. O zamanki Hindistan ne dedi? Modi Başbakandı yine. ‘Lütfen Hindistan’a, Çin prizması üzerinden bakmayın’ dedi. Hindistan bağımsız bir ülkedir dedi. Peki burada Rusya’yı ne yapacağız? Hindistan’ın öyle elini kolunu sallayarak Pakistan’a operasyon yapabileceğini düşünmüyorum çünkü Rusya faktörü var. Hindistan ile ilişkileri çok iyi, askeri sektörde araları iyi. Amerikan baskısına rağmen Hindistan ve Rusya arasında muazzam enerji sektörü ilişkileri de var. Burada Amerika, Rusya’nın stratejik ortağı olan Çin’e, Pakistan üzerinden bir operasyon yapabilir mi? Rusya’nın elinde enerji kartı var. Çat diye keser.
Amerika buraya gemilerle sıvılaştırılmış doğalgaz mı taşıyacak? Taşıma suyla değirmenin dönmeyeceğini Avrupa Birliği’nden gördük. İnanılmaz bir Rusya buğdayı alıyor Hindistan şu anda. İhtiyaç duyuyorlar. Bunu da keserler. Kaldı ki Çin-Hindistan ilişkileri de ticari anlamda inanılmaz. Çin ve Hindistan, kanlı bıçaklı değil ki. Büyük güçlerin; emperyalizmin en çok sevdiği şey kaosu yönetmektir. Onlar barışı ve istikrarı yönetemez. Bir yerde kaos varsa rahat ederler. Asya’da istikrar ve işbirliği ortaya çıktıysa hemen bunu bozmaya yönelik hamle yaparlar. Henüz Donald Trump’ın Asya-Pasifik hamlesini görmedik. Şu anda henüz Ukrayna ile, tarifeler ile uğraşıyor. Tarifeler de elinde patladı gitti. Demokrat senatörler zehir zemberek şeyler söylüyor ekonomiyle ilgili. Çin mesela bu defa hiç takmıyor. Çin, Trump’ın frekansını ilk döneminde çözdü. Çözdüler ve buna hazırlıklılar. Panik olmuş bir Çin yok. Kendine güvenen bir Çin var. Avrupa Birliği’ne ve dünyaya çağrıda bulunan bir Çin var. Daha panikte olan bir ABD var ama. Biraz önce CNN’de Ford’un CEO’su çıkmış, konuşuyor. Ama ne yapacaklarını bilemiyorlar. Belirsizlik var Amerikan ekonomisinde. Trump’ın tek kurtuluş çaresi savaş ekonomisi. Bunu daha önce İran için söyledim. Tarifelerdeki fiyaskoyu ortadan kaldırabilmesi için derhal bir yerde savaş başlatıp, hem ülkesini hem dünyayı savaş ekonomisine geçirsin. Hem siyaseten hem ekonomik olarak bu işten yırtabilir o zaman.
Fakat İran’da işler istediği gibi gitmedi. İranlılar konuşuyor, istişare yapıyor. Orası devre dışı kaldı. Sonra bir anda Hindistan’dan saldırı haberi geldi. O ‘üçüncü el’ dediğiniz şey bana göre burada devreye giriyor. Birileri dünyanın bir yerinde, bir şekilde savaş başlatmak üzere harekete geçiyor. Tayvan’da denediler olmadı. O suları geçemezsiniz, geçerseniz boğulursunuz. Tayvan, Çin’i mağlup edebileceğiniz bir yer değil. Pakistan ve Hindistan ise pamuk ipliğine bağlı. Bu iki ülke diken üstünde. Fakat böyle bir savaş, nükleer silahlar kullanılmadığı sürece uzun gider. Hindistan bölünür. Hindistan daha sonra derli toplu, birlik içinde kalamaz. 200 milyon Müslüman, 900 milyon Hindu var. Bunlar kanlı bıçaklı. Hindistan’da Müslüman mabetlerine saldırıp Hindu mabetleri dikiyorlar. Kanlı bıçaklılar. En ufak bir kıvılcım bunları patlatmaya hazır. 200 milyonluk Pakistan ile savaşırken içeride de 200 milyon Müslüman daha var. Çevreleri de Müslüman ülkelerle çevrili Hindistan’ın. Afganistan var. Taliban’ın Hindistan ve çevresindeki medreselerde yetişen ekolden olduğunu biliyoruz. Elleri hala orada. Modi o medreseleri de kapatmak isteyecek. Ama onların arkasında da Körfez sermayesi var. Modi’nin ilişkileri çok iyi. Yani iki tarafı keskin kılıç. Leşkeri Tayyibe, Direniş Cephesi, Pakistan Talibanı vs. Bunların finansmanını da araştırmak gerekiyor.”
‘Asya’da ülkeler sömürgecilikten kurtuldu ama zihinler hala sömürge altında’
Dr. Barış Adıbelli’ye göre Hindistan’ın aşırı sağ çıkışlaır, Şanghay İşbirliği Örgütü’nün bütünlüğünü de sarsıyor. İngiltere’nin bölgedeki etkinliğine dikkat çekne Adıbelli öte yandan karmaşık denklemde Şeyh Hasina ve Bangladeş meselesinin de etkili olduğunu vurguladı:
“Asya’da ülkeler sömürgecilikten kurtuldu ama zihinler hala sömürge altında. Zihinler kurtulamadı. Pakistan siyasetine bakın. Siyaseten ülkedeler, siyaset dışında Londra’da yaşıyorlar. Hepsinin bir ayağı Londra’da. Hem Pakistan’ın hem Hindistan’ın yerel dilleri dışında İngilizceleri de anadil gibi. Parlamentoda da İngilizce konuşuyorlar. İki ülkenin de İngiltere bağları var. İmran Han, bir dönem İngiliz sosyetesinin en önemli isimlerinden birisiydi. Yıldız bir sporcuydu. İngilizlerin topu tüfeği tankı yok. Ama İngiliz sömürgesi, hala daha entelektüel ve zihinsel olarak buradaki halkları kontrol altında tutuyor. Buradaki senaryolarda İngilizler de var. Aynı İngiltere, Körfez’de de etkili. Amerikalılar aynısını yapamıyor çünkü kendilerini hemen ifşa ediyorlar. İngilizler gibi ince işçilik yapamıyorlar. İngilizlerin ince işçiliği en iyi Hindistan, Pakistan ve Bangladeş’te görülüyor. Bangladeş’te de önemli gelişmeler var. İki Hindistan askeri sınırı geçince ağır şekilde dövdü Bangladeş askerleri. Kaçan devrik Bangladeş lideri Şeyh Hasina Hindistan’da. Bangladeş onu geri istiyor. Bangladeş ile Hindistan arasında da böyle bir gerginlik var. Eski dostluk yok. Bangladeş Müslümanları da Pakistan’a kayıyor. St. Martin adasında üs istediler, Şeyh Hasina vermedi. Çinle de arası iyiydi. Şimdiki yönetim verir mi bilemiyoruz. ABD ile Hindistan arasında da görünmeyen bir sürtüşme var. Hindistan bir üçüncü aktör olmak istiyor. Aslında Hindistan, Şanghay İşbirliği Örgütü’nde de akıllı durmuyor. Suyu ısınıyor. Zorlarsa BRICS’te de böyle. Şi Çinping konuşma yapmaktan vazgeçti, ticaret bakanına verdi okuttular ona. Sonra Yeni Delhi zirvesinde çok güzel bir gündem varken online yapacaklarını söylediler. Bütün bunlar, Şanghay İşbirliği Örgütü’nü baltalamaya yönelik hareketler. Zoraki alındı Hindistan zaten. Pakistan’ın girmesine dengeleme olarak alındı. Çözülemedi bu mesele ve Hindistan zehirliyor da Şanghay İşbirliği Örgütü’nü. Hindu milliyetçiliğine dayalı, güçlü bir Hindistan kuracağını söylüyor. Bunu dedikleri anda işbirliği örgütüne üye tüm ülkelere meydan okuyup ruhunu bozmuş oluyor.”
‘Hindistan’ın söylemleri ve eylemleri, İsrail ile paralellik gösteriyor’
Hindistan’ın Keşmir saldırısı sonrası yaptığı açıklamaların, İsrail’in 7 Ekim 2023 sonrası yaptığı açıklamalarla paralellik gösterdiğine dikkat çeken Dr. Adıbelli, bölgede yaşanabilecek bir çatışmanın durdurulamayacağı uyarısında bulundu:
“Şi Çinping ve Vladimir Putin’in, ki haziranda Şanghay İşbirliği Örgütü zirvesi var, o zamana kadar protokol imzalayabilir. Şi Çinping’in son dönemde terörizm vurgusu, ŞİÖ zirvelerinde çok fazlaydı. Artık ortak bir terör örgütleri listesi hazırlanması yönündeki karar, Taşkent zirvesinde alındı yıllar önce. Resmi olarak, ŞİÖ’nün tanıdığı terörist örgütler listesi olsun istiyorlar. ŞİÖ’nün terörle mücadele birimi var. Aktif bir şekilde çalışması lazım. Şahbaz Şerif, Hindistan tehdidine karşı mücadele edebilir mi? En son Hint-Pakistan savaşında yani 1999’da Kargil’de, Perviz Müşerref vardı. Korkum şu: Pakistan’da darbe olur mu? Şahbaz Şerif’e ordu, ‘Bu işi beceremiyorsun, kenara çekil. Biz yönetelim’ diyebilir mi? Daha önce gördük. Tüm savaşlarda öyle oldu. Ordu tutar da bunu der mi? Ki İmran Han zamanında ordunun yönetime müdahale etmesi son anda engellendi. Amerika tutar da ‘Ordu daha sağduyulu. Bu işin başına geçsin. Terör işini çözüp Amerika’nın dostu olsun’ der mi? Düşünmek lazım. Hindistan, Keşmir’de militanların evlerini yıkmış ve bin 500 kişiyi gözaltına almış. ‘Bizim 7 Ekim olayımız’ diyorlar. İsrail ile dayanışma, İsrail’e öykünme durumu var. İsrail, Batı Şeria’da da Gazze’de de militanları yakalayınca evlerini yıkıyordu. Hindistan da aynısını yapıp 6 kişinin evini yıkmış. İlk arayıp destek veren İsrail zaten. Hint kamuoyu, ‘Biz de Keşmir’de cezalandırıcı bir savaş yapalım’ diyor. Yani Pakistan kontrolündeki Azad Keşmir’de yapalım diyorlar. Gazze gibi savaş yapalım diyorlar. 7 Ekim’de İsrail’e ilk destek verenlerin başında Modi geliyordu. Benzer bir süreci Hindistan’da görüyoruz. Ama bu çok tehlikeli. O zaman hangi mekanizma gelirse gelsin işlemez. Bunun önüne geçemez. 900 milyon Hindu’nun, dini saikle harekete geçirilip Hindistan içerisinden Pakistan’a doğru nefretin yönlendirilmesi, bölgeyi kaosa sürükler. Bunu ne Çin, ne Rusya, ne Amerika engelleyebilir. Tabii sürecin sonunda Modi, 2047’de güçlü bir Hindistan arzularken parçalanmış bir Hindistan da bulabilir. Pakistan merkezli örgütler bu saldırıyı kabul edecek mi? O örgütler, Osama Bin Ladin’in ölümünden beri Pakistan’ı dinlemiyor. ISI’nın yani Pakistan istihbaratının bu örgütlerde gücü zayıfladı. Afganistan’ı ve IŞİD Horasan’ı unutmayalım. Amerika ile Taliban ne tür bir anlaşma yaptı? Doha anlaşması gizli. IŞİD Horasan niye orada bekliyor? Amerika niye çekildi? Taliban ne için hareket edecek? Pakistan Talibanı’nda ABD’nin dolaylı kontrolü var mı? Bilmiyoruz. Bunlar bilinmeyenler. Trump Afganistan’a döneceğini söylüyor. Pakistan’da özel kuvvetlerin, danışman kisvesi altında Amerikalıları yanlarına aldıkları söyleniyor.”